The Most/Recent Articles

kırmızı leylek yayınları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kırmızı leylek yayınları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Beden Dilini Tanı Yorum Kitabından Öğrenebilirsiniz

Tanı yorum kitabı Aydın Adaklı’nın eserleri arasında yer alan ve insanı tanıma konusunda çok detaylı bilgiler veren harika bir eserdir. 

tanı yorum, aydın adaklı, kırmızı leylek yayınları
Aydın Adaklı’nın hazırlayıp yazdığı bu kitap hem konusu hem de içeriği bakımından dikkatle incelenmesi gereken önemli bir eserdir. Bilindiği üzere insanlar arası iletişimde dil en önemli iletişim aracı olsa da bunun yanı sıra beden dili de önemli bir iletişim aracıdır. Konuştuğumuz bir kelimenin anlamını öğrenebilmek için en kolay şekilde bir sözlüğe bakabiliyorken karşımızdaki kişinin beden dilinin ne olduğunu da “tanı yorum” kitabına bakarak hem öğrenme hem de kendimizi geliştirme açısından önem taşımaktadır.

Tokalaşırken; kolunu bedeninden uzaklaştırmadan, elini bel altında tutarak aşağı seviyeden tokalaşan insanlara karşı dikkatli olmak gerekir.

Kırmızı Leylek Yayınları'ndan çıkan eser detaylı bir çalışma ve kaliteli bir baskı olduğu da ayrıca gözlerden kaçmamaktadır. Eserin içeriği bakımından beden dilini okuyucuya yansıtabilmek için 33 bayan ve 33 erkek ayrı ayrı beden dilini gösterir resimlerle destek sağlamıştır. Elbette benim gibi dikkatli bir okurun gözünden kaçmayan bir ayrıntı da (önsözde belirtilmiştir) 33 atasözü ve deyim, 33 adette dipnot kullanılmıştır. Ve son olarak kitap 333 sayfadır. Kitap içeriğinde önemli başlıklardan bazıları şunlardır; Tanıma Sanatı, Jest ve Mimikler, Saldırganlık, Tokalaşma, Karşı Cinsi Çözün, Yüz Okuma, Yazı, İmza, İsim Analizi, 

Küçük Bir Öneri

Eser içeriği ve düzenlemesi gayet profesyonelce hazırlanmış olup dikkatimi çeken 2 husus olmuştur; 1. Dipnotlarda verilen detaylı bilgiye ulaşmayı sağlayan web sayfası uzantısı olmuştur. Bir okur olarak o uzantıların yanına karekod da eklenmesini öneriyorum. Çünkü o uzantıları tek tek yazmaktansa karekod ile ilgili sayfaya anında ulaşıla bilinir. 2. İse geriye dönük sayfalarla bilgi pekiştirilmesi sağlanan sayfa belirtimi sayfa 210’dan itibaren yazılmamış. Birçok geriye dönük pekiştirme belirteci sayfa numarası olmadan eklenmiş.

Veysel Altunbay / Edebikitap.com

SMA HASTASI KAAN EFE İÇİN KİTAPLARINI BAĞIŞLADI

Bergama Belediyesi tarafından Kültür Merkezi’nde düzenlenen Kitap Günleri anlamlı bir bağışla başladı.

bergama kitap günleri, malik yavaş, kırmızı leylek yayınları

Bergama Kitap Günleri'ne katılan Kırmızı Leylek Yayınları Yazarı Malik Yavaş SMA hastası Kaan Efe için kitaplarını bağışladı. Yazar Malik Yavaş gün boyunca yardım amacıyla bağışladığı kitaplarını okurları için imzaladı. 3 Nisan'a kadar devam edecek kitap günlerine 50 yayınevi, 30 yazar katılıyor. Bergama Belediye Başkanı Hakan Koştu, tüm Bergama ve çevre ilçelere seslenerek, “Herkesi kitap günlerine gezmeye, istedikleri kitapları almaya ve gönüllerince okumaya davet ediyorum” dedi. Sabah 10'dan akşam 22'ye kadar süren etkinliklere tüm vatandaşların davetli olduğu bildirildi.

bergama kitap günleri, malik yavaş, kırmızı leylek yayınları
Bergama Kitap Günleri

Majer Mayer ve Kara Timsah Hem Düşündürdü Hem Güldürdü

Majer Mayer, kendi halinde münzevi bir hayatı olan ve yalnız yaşayan birisidir. Tek arkadaşı evdeki arada bir bozulan radyosudur.  Sürekli zincir atan eski bir bisikletiyle işine gidip gelen ve hayatı bu şekilde devam eden orta halli bir adamdır.

Majer Mayer ve Kara Timsah,gürkan kadıoğlu, Kırmızı Leylek Yayınları,

Majer iş yerinden birkaç günlük izin alıp yalnız başına kamp yapmak için ıssız bir yere gider. Majer sabah olup çadırında gözünü açtığında bütün yiyeceklerinin yenildiğini fark eder. Başucunda duran bıçağına dokunulmamış kendisine de zarar verilmemiş ama bütün yiyeceklerini birisi yemiştir. Peki kim kendisine zarar vermeden yemiş olabilirdi ki? Majer’in şaşkın haline birisi gülüyordu. Majer bu gülen kişinin kim olduğunu merak ediyor, görmediği bu canlıya kendince saldırıyordu. Bu gülen ve yiyeceklerini çalan derenin içinden çıkıp gelen bir timsahtı. Bu timsah hem konuşuyor hem de dalga geçebiliyordu. Kısa bir şaşkınlık sonrası Majer kendini toparladı. Timsah olan biten her şeyi anlattıktan sonra Majer’e kendisini de evine götürmesini söyledi. Böylelikle iki arkadaş Majer’in dairesine doğru yola çıktılar. 

Şehirde büyük bir kargaşa ve kaos hakimdi. İnsanlar durduk yere öldürülüyor ve ortalık ne olduğu belli olmayan kişilerle doluydu. Üstüne üstlük tam da böyle bir ortamda şehrin içinde bir timsah vardı. Majer arkadaşı Kara Timsah için çöplüklerden yemek aramaya gittiği bir esnada Kara Timsah’ta Majer’in evi için televizyon almaya gitmişti.  Majer eve geldiğinde dev ekranlı televizyonu görünce şaşırmıştı.

Şehirde kara çizmeli adamlar her yeri yakıp yıkıyor, iktidar olabildiğince halka karşı baskılarını sürdürüyordu. Orta halli adam Majer ve her şeye burnunu sokan Kara Timsah bir şekilde bu kaosun içine girmişti. Artık başları büyük bir belaya bulaşmış ve şehrin başkanı Altındiş’i bulmak ve onu durdurmak için büyük bir maceraya girmişlerdi. Nitekim bulmuşlardı da… Fakat Altındiş kendisinin de kullanıldığını söyleyerek iki arkadaşın gözü önünde intihar etmişti. Majer ve timsah bir de başkanı öldürmekle suçlanacaklardı ve iyice çıkmaza girmişlerdi.

Kitabın geniş özetini yazmak yerine kısa tanıtımını yapmak daha uygun olacağı için kitap hakkındaki yorumuma geçmek istiyorum; Gürkan Kadıoğlu’nun 3. Kitabı olan “Majer Mayer ve Kara Timsah” müthiş bir anlatıma, olay örgüsü ve senaryoya sahip. Baştan sona sıkılmadan okuyacağınız ve özellikle Kara Timsah’ı içselleştirerek çok seveceğiniz bir hikayeye sahip.

Gürkan Kadıoğlu’nun distopik ve politik kurgu olarak kaleme aldığı bu eser birçok mesajı da içinde barındırmaktadır. Halkların ezilmişliklerinden duyduğu memnuniyet karşısında onları uyandırmak isteyenleri suçlaması galiba sosyolojik bir travma olsa gerek.

Majer Mayer ve Kara Timsah elbette George Orwell 1984 kitabına benziyor olsa da şunu da belirtmeliyim ki 1984 ile bu kitabın tadı aynı değil. Mesela Majer Mayer ve Kara Timsah beni hem düşündürdü hem güldürdü hem de sürükleyiciliği ile bambaşka bir yere götürdü. O yüzden iki kitabı benzetenler olacaksa aradaki farkı da belirtmem uygun olacaktır. Ayrıca kitabın birçok bölümünde “Kaçış Yok (2015)” filminden de benzerlikler gördüm.

Veysel Altunbay / Edebikitap.com

MÜLTECİ KIRMIZI LEYLEK'TEN ÇIKTI

Yazar Gündoğdu Yıldırım’ın Mülteci isimli yedinci kitabı Kırmızı Leylek Yayınları’ndan çıktı.

gündoğdu yıldırım, mülteci

Gündoğdu Yıldırım’ın Türküler Susmaz, Şevket ve Ben, Arap Kızı, Tipi, Bir Başka Köşeden ve Sultan kitaplarının ardından Mülteci isimli romanı raflardaki yerini aldı. Dini sebeplerden ötürü ülkesini terk etmek zorunda kalan bir ailenin gerçek yaşam hikâyesinin anlatıldığı romanda özgürlük ve demokrasinin insan yaşamı için önemi aktarılırken herkesin bir mülteci adayı olduğunu tekrar hatırlatıyor.

Mülteci romanı arka kapak yazısında “Dini sebeplerden ötürü ülkesini terk etmek zorunda kalan bir ailenin gerçek yaşam hikâyesini tüm gerçekliğiyle okumaya hazır mısınız? İran’da yaşayan Pervane, Bahai bir anne ve Şii bir babanın çocuğudur. Bahai inançlarından dolayı doğup büyüdüğü ülke, ailesi için yaşanmaz bir hal almıştır. Kanada’da yeni bir yaşam kurma ümidiyle zor bir yolculuğa çıkarlar. Yolculuğun ilk adımı olarak Türkiye’ye geçici sığınma talebinde bulunurlar. Hayallerindeki Türkiye’den çok farklı bir ülkeyle karşılaşacaklarından habersizlerdir. 15 Temmuz darbe girişimi, toplum baskısı, dışlanma, tecavüz girişimi derken birçok zorluklarla karşılaşırlar. Birbirine sımsıkı tutulmuş olan bu aileyi kıtalar ve yıllar ayırsa da yarınlar için her zaman umutları vardır…” cümleleriyle okurun dikkatini çekiyor. 


ÖYKÜ PALAS KIRMIZI LEYLEK’TEN ÇIKTI

Yazar Murat Orçan’ın 19 derin öyküden oluşan kitabı Kırmızı Leylek Yayınları’ndan çıktı.

Öykü Palas, Murat Orçan, Kırmızı Leylek Yayınları
Öykü Palas, Murat Orçan, Kırmızı Leylek Yayınları
Öykü Palas, yazar Murat Orçan'ın yayımlanan üçüncü eseri. Savaşın Şafağında Aşk ve Kuşkonmaz romanlarından sonra içinde yaşayan 19 derin hikâyeyi gün yüzüne çıkarıyor. Birer şiir gibi dökülüyor kelimeler ancak öykünün keskin gücünü arkasına alarak ulaşıyor okura. Zamanın, mekânın ve bağlayıcı unsurların hepsini yok sayarak anlatıyor derdini yazar bu öykülerde. Kimi zaman yalnızlığa dem vuruyor kimi zaman ise bir savaş mağdurunun hislerine tercüman oluyor. 

Bu kitap bir taşra kentinin hüzünlü motelinde geçer. Her öykü bir odasında kalan konukları anlatır. Bu motelin resepsiyonunda siz varsınız. Her öyküye şahit, her yaşama ortak olmak için.

Zamanı olmayan hikâyeler bunlar. Yaşanması olası, çoğu hayata tutunmuş öyküler. Bazen bir lokantanın basık bulaşıkhanesidir bu dünya, bazen de eski bir bağ evinin kadim ağacı. Yaşlı, genç, soğuk, sıcak, hep bizim bağrımızı delen sözleri vardır. Yaşanmışlıklar ne kadar değerliyse o kadar değerli, elini tuttuğumuz kişinin avucumuzdaki son sıcaklığı gibi sonsuz. Kimi zaman bir kısrak gibi koşan ömrümüzde bir duraksama, bir nefeslik serinlikle gözlerimizi kapatabileceğimiz boşluklar, kelimelerle bir araya geldi.

Yazar Murat Orçan
Yazar Murat Orçan

MURAT ORÇAN HAKKINDA

03.03 1986 tarihinde Kahramanmaraş’ta doğdu. Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Pazarlama Bölümü ve Anadolu Üniversitesi İktisat Bölümü mezunu. 2009 yılından beri bir kamu kuruluşunda memur olarak çalışmakta. Edebiyata ilgisi tiyatro ile başladı. Tiyatro ile 2003 yılından beri aktif olarak ilgilenmekte. Kahramanmaraş, Gaziantep ve Hatay’da özel gruplarda ve şehir tiyatrolarında görev aldı.

Tiyatro yaptığı dönemde edebiyata olan ilgisi arttı. Okuduğu ve oynadığı oyunlarda, karakterleri tahlil etme ve yorumlama fırsatı oldu. Birçok kurs ve atölye çalışmasına katılarak kendini geliştirmeye çalıştı. Radyo ve TV’de bazı projelerde yer aldı.

Eserleri: Savaşın Şafağında Aşk 2016 Roman, Kuşkonmaz 2018 Roman, Öykü Palas 2021 Öyküler, Aşk-ı Mevzu – Tiyatro Oyunu, Ayna Kırıldığında Tiyatro Oyunu.

Eğitimci-Yazar Rıfat Fırat'tan Uzaktan Eğitim Öyküleri

Eğitimci-Yazar Rıfat Fırat'ın kaleme aldığı Bugün Canlı Ders Var mı Hocam isimli kitap çok yakında raflardaki yerini alıyor.

Bugün Canlı Ders Var mı Hocam, Rıfat Fırat
Bugün Canlı Ders Var mı Hocam, Rıfat Fırat

Kırmızı Leylek Yayınları'ndan çıkacak olan eserde Uzaktan Eğitim öyküleri yer alıyor. Koronavirüs salgını nedeniyle okullarda bir süredir yüz yüze ders yapılamadı. Daha önce bilmediğimiz bir kavramla tanıştık. Uzaktan eğitim anlayışı hayatımıza girdi. Yaşanan benzersiz süreçte öğrenciler ve öğretmenler farklı tecrübeler edindiler. Bazen komik bazen dramatik, uzaktan eğitim kazaları yaşadılar. Bunların neler olabileceğiyle ilgili tadına doyamayacağınız bir kitap hazırladık. Okumanın bir lüks değil, temel ihtiyaç olduğuna inanan nesiller yetiştirmeliyiz. Her yaştan çocuğun sıkılmadan keyifle okuyacağı, eğitimcilerin bir çırpıda neşeyle okuyup bitireceği, günlük hayatın yorgunluğunu atmak isteyen anne babaların faydalanacağı bu kitabımıza mutlaka bir şans vermelisiniz. 

Kırmızı Edebiyat Bukazin Yakında Raflarda

Kırmızı Edebiyat’ “Sayfalarımızın büyük bir kısmını öykü, yazı ve şiirlerinize tamamen ücretsiz şekilde açtık. Bundan sonra özgün kaleme sahip tüm yazarları aramıza katılmaya davet ediyoruz.” çağrısıyla çok yakında yayın hayatına başlıyor.

Kırmızı Edebiyat Bukazin 01
Kırmızı Edebiyat Bukazin 01
Kırmızı Leylek Yayınları bünyesinde, süreli yayın periyoduyla değil belirsiz zamanlarda kitap formatıyla hazırlanan Kırmızı Edebiyat Bukazin’in ilk sayısında Ali Emre Arvas, Polat Onat, Abdurrahman Fırat, Afi Can, Harun Çolak, Fuat Kurumahmut, İshak Özlü, Hale Yıldız, Gamze Atalay, Murat Çokyiğit, Kadir Bayrak, Asım Arıkan, İsmail Hilal,  Davut Tunçbilek, Abdulkadir Şen, Hüseyin Bölük, Fatma Gümüş Tekin, Veysel Altunbay, Malik Yavaş, Zekeriya Çaka-bey, Enes Osman Aba, Nisanur Çoban, Şeyhmus Sarice, İlknur Öztürk, Muhammed Ali Adıgüzel, Leyla Şahin, İlhan Kılıç,  Yakup Yaşar, Oğuz Özdem, Harun Tınas, İlkay Coşkun, Tuğçe Kaman Aslan, Yüksel Karahan, Mehmet Ersöz, Sude Kaya, İsmail Akdere, Ayşe Paslanmaz, Osman Olcay Yaman, İsrafil Baran, Halime Adıgüzel gibi değerli isimlerin öykü, yazı ve şiirleri yer alıyor.  

Dosya konumuzda Serkan Paydak Bilimkurgunun Babası Jules Verne başlıklı bir yazı kaleme aldı. Yazar Osman Aytekin ise bizlere okuma alışkanlığı üzerine bazı önerilerde bulundu. Ayrıca yazar Mehmet Ali Çatal’ın geçtiğimiz günlerde Sözcü Kitabevi’nden çıkan ve okurların yoğun ilgi gösterdiği 09:06 isimli romanıyla ilgili keyifli bir söyleşi gerçekleştirildi. Kırmızı Edebiyat'ın ilk sayısı şubat ayının sonlarında okuyucu ile buluşacak.

Kanserle Savaşanlar Kulübü Yakında Raflarda

Yazar Ayşe Kavak ve Gazeteci İlhan Kılıç’ın kaleme aldığı KANSERLE SAVAŞANLAR KULÜBÜ çok yakında Kırmızı Leylek Yayınları’ndan çıkıyor.

Kanserle Savaşanlar Kulübü, Ayşe Kavak, İlhan Kılıç, Kırmızı Leylek Yayınları
Kanserle Savaşanlar Kulübü, Ayşe Kavak, İlhan Kılıç, Kırmızı Leylek Yayınları

Elazığ başta olmak üzere Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde çeşitli kanser hastalıklarına yakalanmış saf ve masum çocukların verdiği gerçek yaşam mücadelelerinin anlatıldığı kitapta on beş öykü bulunuyor. 

Yazar Ayşe Kavak, bu eseri kaleme alma amacını kitabın önsözünde “Ben Ayşe Kavak, sizden biriyim. Bir kardeş, bir arkadaş belki de bir büyüğünüzüm. Her şey daha üç yaşına girmemiş oğlumun kanserle tanışmasıyla başladı. Annelik, tedavi döneminde evladımın yanında olup o iyileşsin diye verdiğim mücadelenin adıydı, dik duruşumdu, canımın canının gözlerine bakarken ağlamadan durmaktı. Mücadele etmek anneliğin doğasında vardı. Oğlumun hayatı için tüm gücümle savaştım, sevgiyle kazandığım bu zaferi herkese anlatmak istedim.” cümleleriyle açıklıyor.

Editörlüğünü İsrafil Baran’ın yaptığı kitapta yer alan kanser hastalığı karşısında içleri kan ağlasa da yüzlerine gülen maskelerini takıp tüm zorluklar karşısında dimdik duran, onu yenmek için yıllarca fedakârlık yapan hasta yakınlarının öykülerini okurken sağlığınızın ne kadar değerli olduğunun farkına varacaksınız.

Yazar İlhan Kılıç ise kitaptaki öykülerin gerçek yaşam öyküleri olduğunu, mahremiyet açısından isimlerin ve mekanların değişirildiğini söyledi. Yazar Ayşe Kavak ve İlhan Kılıç’ın Kanserle Savaşanlar Kulübü kitabı Türkiye’nin yanı sıra Almanya’da da satışa sunulacak.