Majer Mayer ve Kara Timsah Hem Düşündürdü Hem Güldürdü

Majer Mayer, kendi halinde münzevi bir hayatı olan ve yalnız yaşayan birisidir. Tek arkadaşı evdeki arada bir bozulan radyosudur.  Sürekli zincir atan eski bir bisikletiyle işine gidip gelen ve hayatı bu şekilde devam eden orta halli bir adamdır.

Majer Mayer ve Kara Timsah,gürkan kadıoğlu, Kırmızı Leylek Yayınları,

Majer iş yerinden birkaç günlük izin alıp yalnız başına kamp yapmak için ıssız bir yere gider. Majer sabah olup çadırında gözünü açtığında bütün yiyeceklerinin yenildiğini fark eder. Başucunda duran bıçağına dokunulmamış kendisine de zarar verilmemiş ama bütün yiyeceklerini birisi yemiştir. Peki kim kendisine zarar vermeden yemiş olabilirdi ki? Majer’in şaşkın haline birisi gülüyordu. Majer bu gülen kişinin kim olduğunu merak ediyor, görmediği bu canlıya kendince saldırıyordu. Bu gülen ve yiyeceklerini çalan derenin içinden çıkıp gelen bir timsahtı. Bu timsah hem konuşuyor hem de dalga geçebiliyordu. Kısa bir şaşkınlık sonrası Majer kendini toparladı. Timsah olan biten her şeyi anlattıktan sonra Majer’e kendisini de evine götürmesini söyledi. Böylelikle iki arkadaş Majer’in dairesine doğru yola çıktılar. 

Şehirde büyük bir kargaşa ve kaos hakimdi. İnsanlar durduk yere öldürülüyor ve ortalık ne olduğu belli olmayan kişilerle doluydu. Üstüne üstlük tam da böyle bir ortamda şehrin içinde bir timsah vardı. Majer arkadaşı Kara Timsah için çöplüklerden yemek aramaya gittiği bir esnada Kara Timsah’ta Majer’in evi için televizyon almaya gitmişti.  Majer eve geldiğinde dev ekranlı televizyonu görünce şaşırmıştı.

Şehirde kara çizmeli adamlar her yeri yakıp yıkıyor, iktidar olabildiğince halka karşı baskılarını sürdürüyordu. Orta halli adam Majer ve her şeye burnunu sokan Kara Timsah bir şekilde bu kaosun içine girmişti. Artık başları büyük bir belaya bulaşmış ve şehrin başkanı Altındiş’i bulmak ve onu durdurmak için büyük bir maceraya girmişlerdi. Nitekim bulmuşlardı da… Fakat Altındiş kendisinin de kullanıldığını söyleyerek iki arkadaşın gözü önünde intihar etmişti. Majer ve timsah bir de başkanı öldürmekle suçlanacaklardı ve iyice çıkmaza girmişlerdi.

Kitabın geniş özetini yazmak yerine kısa tanıtımını yapmak daha uygun olacağı için kitap hakkındaki yorumuma geçmek istiyorum; Gürkan Kadıoğlu’nun 3. Kitabı olan “Majer Mayer ve Kara Timsah” müthiş bir anlatıma, olay örgüsü ve senaryoya sahip. Baştan sona sıkılmadan okuyacağınız ve özellikle Kara Timsah’ı içselleştirerek çok seveceğiniz bir hikayeye sahip.

Gürkan Kadıoğlu’nun distopik ve politik kurgu olarak kaleme aldığı bu eser birçok mesajı da içinde barındırmaktadır. Halkların ezilmişliklerinden duyduğu memnuniyet karşısında onları uyandırmak isteyenleri suçlaması galiba sosyolojik bir travma olsa gerek.

Majer Mayer ve Kara Timsah elbette George Orwell 1984 kitabına benziyor olsa da şunu da belirtmeliyim ki 1984 ile bu kitabın tadı aynı değil. Mesela Majer Mayer ve Kara Timsah beni hem düşündürdü hem güldürdü hem de sürükleyiciliği ile bambaşka bir yere götürdü. O yüzden iki kitabı benzetenler olacaksa aradaki farkı da belirtmem uygun olacaktır. Ayrıca kitabın birçok bölümünde “Kaçış Yok (2015)” filminden de benzerlikler gördüm.

Veysel Altunbay / Edebikitap.com

Yorum Gönder