The Most/Recent Articles

Kitap röportajı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kitap röportajı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Ceyda Subaşı: “Aşk Olsun Paris” Yarı Yaşanmış Bir Kurgu Romanı

Avanos Belediyesi tarafından düzenlenen “Okuyorum, Okutuyorum” projesi kapsamındaki kitap tanıtım ve söyleşi etkinliğine katılan Yazar Ceyda Subaşı ile Okuyorum.org takipçileri için röportaj yaptık.
Ceyda Subaşı aşk aşk olsun paris
Ceyda Subaşı - Aşk Olsun Paris - Avanos 2017

Ceyda hanım Avanos’a hoş geldiniz. Okuyorum.org takipçileri için bize kendinizi tanıtır mısınız?
Ceyda Subaşı, ben 1983 İstanbul doğumluyum. Eşim ve kızımla birlikte İstanbul’da yaşıyorum.
“Aşk Olsun Paris” isimli kitabınız yayınlandı. Kitabınız hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?
Tabi, “Aşk Olsun Paris” romantik komedi tadında bir roman. Paris’te geçen bir deneyimi anlatıyor aslında. Melda isimli başkarakter hayatın monotonluğundan ve ailesindeki karışıklıklardan sıkılıp Paris’e yerleşmeye karar veriyor. Orada aşk arayışı, iş arayışı var. Birçok sürprizle karşılaşıyor. Onun ağlamasına, gülmesine, aşık olmasına tanıklık ediyoruz. Kitabım romantik komedi olmasının yanında bir Paris rehberi gibi tasvir ediyorum. Çünkü Paris’i anlatıyor aslında Melda’nın yaşantısını, deneyimini anlatırken sizi o mekanlarda gezdiriyor. Okuyanlar Paris’e gitmiş kadar olduk sayende diyorlar, bu da beni çok mutlu ediyor.

Romanlarda anlatılanlar bazen kurgu oluyor, bazen de yaşanmış olaylar oluyor. “Aşk Olsun Paris” hangisi, kurgu mu, yaşam hikâyesi mi?
Ben iki sene boyunca Paris’te yaşadım. Yaşadıklarımın hepsini Melda’ya yaşattım ve Melda yaşamış gibi anlattım romanda. Kendim yaşamış gibi de anlatamazdım çünkü romanın bir kısmı da kurgu aslında.

Bundan sonrası için hedeflediğiniz, yazmak istediğiniz veya üzerinde çalıştığınız bir eser var mı? Yeni bir projeniz olacak mı?
“Aşk Olsun Paris”in devamını yazmak istiyorum. Şuanda da hazırlıklarım başladı. İnşallah yakın zamanda.

Okuyorum.org takipçilerine sizin sevdiğiniz bir kitapta olabilir, okumaları için önerebileceğiniz bir kitap var mı?
Ben Canan Tan’ın kitaplarını beğeniyorum. Canan Tan’ın “Piraye”si mesela, Nermin Bezmez’in Seyit ve Shura’sı, Naşide Gökburak’ın dönem kitaplarını seviyorum. İçinde aşk olan dönem kitaplarını okuyorum daha fazla. Bunları önerebilirim.


Ceyda hanım, verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederiz.

Ercan KILIÇLI - Gazeteci
www.serbestmuhabir.com 




Ceyda Subaşı aşk aşk olsun paris

Melissa Ayça Yıldıran: “Dikkat Kaygan Zemin” Röportaj

Dikkat Kaygan Zemin isimli kitabın yazarı Melissa Ayça Yıldıran ile Kitap blogunuz Okuyorum.org olarak gerçekleştirdiğimiz röportajı sizlerle paylaşıyoruz.
Melissa Ayça Yıldıran
Melissa Ayça Yıldıran - Dikkat Kaygan Zemin - Avanos/2017
Melissa hanım Avanos’a hoş geldiniz. Okuyorum.org takipçileri için bize kendinizi tanıtır mısınız?
Melissa Ayça Yıldıran, ben çok uluslu bir aileden geliyorum. Uzun yıllardır farkındalık üzerine yurt içinde ve yurt dışında çok fazla çalışmalarım var. Bunun dışında Sirilanka’da, Male’de, Almanya’da, İtalya’da çok fazla eğitimler aldım. Eğitimler de veriyorum aynı zamanda. Gençlerin farkındalığa ulaşması daha doğrusu uyanması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bir şeyi fark eden insan artık bir süre sonra hayatta birçok şeyi fark ediyor olmaya başlıyor açıkçası.

Bir farkındalık kitabı olarak bu kitabı yazarken diyorsunuz ki “Hayat size sunulmuş bir mucizedir fakat farkındaysan” Kişisel gelişim kitabı olan kitabınızda da birçok soru ve bunlara verilen cevaplar var. Bu kitabın haricinde gençlerde farkındalığı oluşturmak için sevdiğiniz bir kitap önermenizi istesek bu kitap ne olurdu?
Ben açıkçası gençlere şunu önermek istiyorum, hedef göstermek istemiyorum çünkü insanların özgür olması gerektiğini düşünüyorum. Ben de çok özgür bir bireyim ve araştırmayı çok seviyorum. Gerçekten çok fazla kaynaktan araştırsınlar ve burada en önemli olan farkındalığı başlatacak şey “ben kimim?” sorusu.  Özellikle gençlerimizin kendilerine bu soruları sorması gerekiyor. Ben kimim? Hayatta ki amacım ne? Hayattaki hayalim ne? Bu amaca ulaşmak için ne yapabilirim? Bunlar farkındalığı bizlerde oluşturacak ilk sorular tabi. Okumak çok önemli, çok küçük yaşlardan beri okuyorum. Okurken ne kadar anladığımız da çok önemli. Kişinin kendi kendine sorduğu sorular çok önemli diye düşünüyorum.

Yazarlık hayatınızda bundan sonra bir eser planlıyor musunuz?
“Dikkat Kaygan Zemin” ilk farkındalığı fark etmeye başlayanlar için yazdığım bir kitaptı. İkinci kitabımın adı “Dikkat! Ölüm Tehlikesi” Onunda asıl amacı şu, ilk başta biz farkındalık ne, nasıl sorular sorarak farkındalığımızı uyandırabiliriz. Kendi doğrumuzu nasıl bulabilir bu kitapta onu öğreniyoruz. “Dikkat! Ölüm Tehlikesi”nde ise ciddi anlamda tükenmişlik sendromu yaşayan ve bedenen değil ama ruhen ölüme sürüklenen insanlar için yazmış olduğum bir kitap. Bunun için ciddi araştırmalar yapıyorum yurt içi yurt dışı birçok üniversitenin detaylarını araştırıyorum. Çok fazla incelediğim künye var, çok fazla incelediğim dosya var. Çok fazla vaka var incelediğim aynı şekilde. Görüyorum ki ülkemizde 5 kişinin 4’ünde tükenmişlik sendromu var. Beş kişinin dördünde karşısındaki insana hayır diyememe sorunu var. Bu da bir sorun çünkü öz saygımızı kaybediyor olduğumuz için. Dolayısıyla, derler ya ölü gibi hissediyorum, ben artık tükendim hayatta. Bunları yaşamamak için neler yapabiliriz hayatta. Neleri fark ederek hayatımıza yön verirsek bu sendromlara düşmeyiz. Ciddi anlamda kötü hissetmeyiz, hayatın ne kadar güzel olduğunu fark edebiliriz bu detayların olduğu bir kitap.

Son olarak Okuyorum.org takipçileri için bir başucu kitabı önermenizi istesek veya sizinki nedir diyelim. Çünkü bizim bir amacımız yazarla okuru buluşturmak olduğu kadar takipçilerimizin bir kitap okuyup bunu bizim için yorumlamasını istiyoruz. Sizim önereceğiniz kitap ne olurdu?
Ben bir kitap önermeyim. Şunu önereyim, herkesin başucunda bir defteri ve kalemi olsun. Bu küçüklükten beri yaptığımız bir şey ama hem psikolojimizi, hem bakış açımızı, hayatla ilgili hayallerimiz anlamlandırabilmek adına gerçekten yazabiliriz ben bunu önereyim okuyucularımıza. Okuyucucularımız yanlarında bir kalem ve defter bulundursunlar. Belki rüyalarını yazmayı seçerler belki hayallerini. Belki de o gün neler yaşadıklarını yazarlar daha sonra da dönüp baktıklarında ben burada bunu yapmışım diye fark edebilirler. Bende öyle bir şey önermiş olayım.

Çok özgün bir öneriydi. Vermiş olduğunuz bilgiler için teşekkür ederiz.

Ercan KILIÇLI - Gazeteci
www.serbestmuhabir.com 
Melissa Ayça Yıldıran

Nermin Karahan: Langa çocuk diliyle yazılmış bir vedalaşmadır

Yazar Nermin Karahan ile Avanos Belediyesinin davetlisi olarak katıldığı söyleşi ve kitap tanıtım etkinliğinde yayınlan Langa isimli dönem romanı ile ilgili röportaj yaptık.

Yazar Nermin Karahan - Langa - Avanos 2017

Nermin Hanım, Avanos’a hoş geliniz. Okuyorum.org takipçileri için bize kendinizi tanıtır mısınız?Tabi, ismim Nermin Karahan. Grafik Tasarım öğretmeniyim. Teknik eğitmenim, tasarım eğitimleri veriyorum. Anneyim aynı zamanda. Langa isimli bir dönem romanı yazdım. Türkiye’de “Saçlarını Yol Getir” diye bilinen, Tabib sen elleme benim yaramı. Beni bu dertlere salanı getiri yazan ozanın kızıyım aynı zamanda Aşık Fakir’in kızıyım. Langa kitabını babamı kaybettikten sonra babamın anısına yazdım.

Nermin Hanım, insanların hayatında birçok yaşanmış hikâyeler geçiyor. Ama bunları herkes yazı diline dökemiyor. Sizi yazmaya yönlendiren sebep neydi?
Biz 2008’de annemi, 2009’da babamı kaybettik. Aslında doğal olarak Langa’yı çocuk diliyle yazdım. Çocuk diliyle yazmamın sebebi bir anlamda onlara veda edebilmekti. Langa’yı onlara veda edebilmek için yazdım. O yüzden çocuk gözüyle anlattım. Hayatımdaki iki tane ağır kayıptı Langa’nın çıkış sebebi. Kötü bir şeydi tabi yaşadığımız ama onlarla vedalaşmak için yazdım.

Yazar olarak ileride yapmayı planladığınız bir başka proje var mı? veya gerçekleştirmek istediğiniz bir hayaliniz.
Hayal deyince benim alanıma giriyor tasarımcı olduğum için aynı zamanda. Ben hayal gücüyle yaşayan bir insanım bu nedenle çok fazla hayallerim var. Yaşamımla ilgili, çocuklarımla ilgili ama yazarlık kimliğimle ilgili diyorsanız eğer, şuanda hazırlığını yaptığım “Yedi Kat Yabancı” diye bir dönem romanı hazırlıyorum. Yedi ayrı insanı bir dönem içinde birleştiriyorum. 1972 ve 80 arasındaki dönemi anlatacağım. Aslında en büyük hayalim, Langa benim hikâyemdi ve herkes kendini anlatabilir diye düşündüm. Birilerini anlatma işini hiç planlamamıştım. Birilerini anlatabilmeyi hep hayal ettim aslında. Bu anlamda “Yedi Kat Yabancı” benim hayalimin bir parçası ama ben yazmayı sevdim. Yazdıktan sonra okurlarla buluşmayı, etkileşimi sevdim. Bundan sonra hayallerim büyük ihtimalle her defasında daha kalın, daha da etkili şu edebiyat denen dünyaya birkaç imza daha bırakmak. Benim en büyük hayallerim bunlar diyebilirim.

Okuyorum.org takipçileri için bir başucu kitabı önerecek olsanız, sizin kitaplarınız haricinde, sizi etkileyen bir kitap, bu ne olurdu?Alana göre de değişir tabi. Kişisel gelişim, dönem romanı, sadece roman da olabilir ama beni çok etkileyen yabancı bir yazar vardı. “Sondan Bir Önceki Düş” bir de Maeve Binchy benim olmazsa olmazımdır. İrlandalı bir yazardır. Yeni kaybettik bu yazarı. Onun “Ateş Böceği Mevsimi” gibi dönem romanları, o ülkenin dönemini kültürünü anlatan romanını ben kişisel olarak öneririm. Türklerden de Kürşat Paşa’nın çok uzun yıllar önce çıkan “Baş Ucumdaki Müzik” adlı kitabı mutlaka okunmalı bence.

Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederiz.


Yazar Osman Aytekin: kaybolan değerler üzerine yazıyorum

Gazeteci, sanatçı yazar Osman Aytekin ile Okuyorum.org takipçileri için röportaj yaptık. Nevşehir'in Avanos ilçesinde belediyenin düzenlediği söyleşi ve kitap tanıtım etkinliğinin davetli yazarlarından olan gazeteci yazar Osman Aytekin, "Unutulmaya ve kaybolmaya başlayan değerler üzerine  yazıyorum." dedi.
Gazeteci, sanatçı yazar Osman Aytekin - 2017 - Avanos
Avanos'a hoş geldiniz. Okuyorum.org takipçileri için kendinizi tanıtır mısınız?
1959 Nevşehir'in Derinkuyu ilçesi doğumluyum. 1984 yılında ilk kez yazmaya başladım. 2000 yılında Nefesimiz Gül Bahçesi çıktı. Bugüne geldiğimizde 14 tane yayınlanmış kitabım var. Bunların çoğunluğu öyküler üzerine. Son beş yıldır da çocuk öyküleri üzerine yazıyorum. Yazarlar ve Sanatçılar Birliğinin Niğde'de kurucuları arasında yer aldım. Bir dönemde başkan yardımcılığını sürdürdüm. Anadolu da yayınlanan dergilerin yüzde sekseninde yazılarım ve desenlerim yer aldı. Yazarlığın yanında ressamım aynı zamanda bu dergilerde yazmaya ve çizmeye devam ediyorum. Yeni öykülerim var. Kaybolan değerler üzerine yazıyorum.


Yeni yayınlanmış olan Üç Arkadaş adlı öykü kitabınızda nelerden bahsediyorsunuz. Kısaca bilgi verebilir misiniz? 
Üç Arkadaş adlı öykü kitabı öğrencilere yönelik olduğu için öyküleri biraz kısa tutmaya çalıştım. Sevgi, saygı, iyilik, dostluk, kardeşlik, merhamet, sözünde durma, yardımlaşma, anne - baba sözü dinleme, topluma faydalı olma gibi değerleri anlatmaya çalıştım. İstiyorum ki; bugünün yetişen çocukları yarının büyükleri olacaklar. Bunlar ülkemize faydalı birer birey olsunlar istiyorum.

Okuyorum.org takipçileri için yazmış olduğunuz kitabın haricinde bir idol yazar önerecek olsanız, veya sizin severek okuduğunuz bir yazar bu kim olurdu?  
Öykülerde özellikle Peyami Safa ve Sait Faik'in kitaplarını öneririm. Pek çok yazarımız var. Bunların arasında bir seçim yapmak ne kadar doğru olur bilemiyorum ama zihin açıcı olarak bunları tavsiye edebiliriz. İsim üzerinde durmak çok doğru olur mu bilemiyorum ama pek çok güzel yazarımız var.
Öncelikli toplumun gelişmesi, kalkınması ülkenin güzel bir seviyeye gelmesi. Her türden olaylarla ilgili olarak bir şeyi öncelikle kaynağından bilmesi ve öğrenmesi için okuması gerekir. Sorgulaması gerekir. Bu yüzden okumanın çok önemli olduğunu düşünüyorum ve iyi okumalar diliyorum. Okuyorum.org sitesini de bu konuda büyük hizmet verdiğini düşünüyorum. Sevgiler ve saygılar diliyorum.
Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederiz.