Karanlık Dünya İtbarak Okuyucu Yorumu

Karanlık Dünya serisinin birinci kitabı olan İtbarak, doğaüstünün âdemoğlundan almak istediği intikam için uyanmasıyla başlıyor.
Binlerce yıl önce, cehennemin dokuz büyük iblisinden olan Azazel, yeryüzüne iner ve kendi kanıyla, yedi insana doğaüstü gücü verir. Yedi asıl vampiri oluşturanlar, yüz binlerce kan emen savaşçıdan oluşan orduları, kızıl saçlı devler ve öküz başlılar ile cihanı fethetmeye çalışırlar. Bu durum karşısında da, insanoğlu, Kral Faragus’un çatısı altında toplanır ve iblise karşı amansız bir mücadeleye girer. Vampirlerin, hızı ve gücü karşısında fazla dayanamayan insanlık, büyük savaşı kaybetmeye başladığı sırada, uzak diyarlarda yaşayan dokuz kız kardeşten yardım alırlar. Düşkün ve hastalardan oluşan beş yüz insanı, büyüleriyle cihanın en güçlü ordusuna, itbaraklara çevirirler. Dünya, itbaraklar sayesinde kurtulur, iblis ve komutanları derin uykularına geri dönerler fakat insanlık dokuz kız kardeşe ihanet edip, istediklerini vermeyip, hepsini öldürürler. İhanete uğrayan büyücülerin soyundan gelen, ailesi Çinli rahipler tarafından öldürülen büyücü Kitana, atalarının intikamını almak için kızıl ay tepeye çıktığında itbarakların mührünü çözer. Bu sırada, Ötken’de ise, Oğuz ve Börteçine’nin, tahtı ele geçirmeye çalışan Ildır ve Komutan Ağan’a karşı amansız mücadeleleri devam eder. İtbarakların uyandığını bilen Kara Şaman Taman, vampirleri uykularından uyandırır. Ateşe, tüm vampir ulusuna hükmedebilmek için güneş taşını ve dünyanın gizemlerini içinde barındıran karanlık kitabı ele geçirmeye çalışır.

Vampirler, uyandıklarında, ezeli rakipleri itbarakları yok etmek için, ay baltasının peşine düşerler. Oğuz Kağan, her gece gördüğü rüyaları şamanlara yorumlatır ve Gök Tanrı tarafından seçilmiş, kurtarıcı olduğunu öğrenir. Büyük bir imparatorluk kurmaya hazırlanan Kitana, devletine ihanet eden komutanları, sapkın halkları çatısı altında toplar. Ay’ın lütfünü kazanacak olan beş savaşçıyı tüm diyarda arar ve en sonunda beş kişiden oluşan, insansı kurtları oluşturur.
Olaylar bu şekilde devam ederken, Kitana çevre oba ve şehirlerde katliamlar yapar, Oğuz Kağan da, babası tarafından kurulan birçok pusudan kurtulur. İlk kitabın sonunda, Kitana, yüz binlerden oluşan bir ölüm ordusuna sahip olur. Oğuz Kağan ise Ötüken’e yürür ve tahtı alır. Cihana fethe çıkacak olan Oğuz Kağan’ın asıl hedefi, itbarak ulusunu yok etmektir.
Kitabın, kabaca özeti budur. İçerisinde çok fazla karakter ve olay barındırmaktadır. Birçok romandan farkı, tek kahraman yoktur, yirmiden fazla, ön planda olan karakterler vardır. Okuyucunun, aralarından en çok hangisini severse, onu seçerek okuyup, daha çok zevk alabilmesini hedefledim. Sinema filmi izliyor hissi veren romanda, konuşmalar önemli yer kaplamaktadır.
Türkler “Barak” derlerdi, kara tüylü köpeğe,
Böyle ad verirlerdi, büyük soylu köpeğe.
Aslında efsaneler, bir köpek anarlardı.
Onu da köpeklerin, atası sayarlardı.
Bu köpek soylu idi, çok büyük boylu idi,
Av çoban köpekleri, hep onun oğlu idi.
Kuzey-batı Asya’da güya “İt-Barak” vardı,
Türklerse İç Asya’da, onlara uzaklardı.
Başları köpek imiş, vücutları insanmış,
Renkleriyse karaymış, sanki Kara Şeytanmış.
Kadınları güzelmiş, Türklerden kaçmaz imiş,
İlâç sürünürlermiş, ok mızrak batmaz imiş.
Destanda denilmiş ki, Oğuz-Han yenilmişti,
Bir adaya sığınıp toplanıp derilmişti.
On yedi sene sonra, Oğuz onları yendi.
Kadınlar yardım etti, orada savaş dindi.
Oğuz bu bölgeleri, “Kıpçak-Beğ”e il verdi,
Bunun için Türkler de, oraya “Kıpçak” derdi...
YAZAR HAKKINDA

Çağlayan Yılmaz, 1987 Ankara doğumludur. İlk ve Ortaokulu kalabada tamamlayıp, eğitim hayatına 2001 yılında, A.Meteoroloji M.L. devam etmiştir. Buradan sonra Gazi Ünv. Bilgisayar Programlama bölümünü bitirip, İktisat Fakültesiyle öğrenim hayatını bitirmiştir. Şu anda, Merzifon Meydan Müdürlüğü’nde, İstidlalci olarak görev yapmaktadır.

Karanlık Dünya İtbarak kitabını satın almak için tıklayınız.

Yorum Gönder