Yabancı Kitap Yorumu Albert Camus

Romanda bir Arapı öldüren ama işlediği suçtan çok, duygusuzluğu ve ruhsuzluğu ile hayata karşı gerçek düşüncülerini dile getiren, toplumun istediği kalıba girmeyi reddettiği için yargılanan Meursault'un hikayesi anlatılıyor.
Yabancı Kitap Yorumu Albert Camus
İlk elli sayfaya kadar sıkıcı da olsa sabırla okumanızı tavsiye ediyorum. Annesinin kaldığı bakım evinde öldüğü haberi üzerine tepkisiz bir şekilde cenaze törenine katıldıktan sonra ertesi günü denize giren, kız arkadaşıyla sinemaya gidip hoş vakitler geçiren Meursault'un çevresindeki olaylara duygusuz ve tepkisiz kalışı sizleri hayrete düşürecek. İlerleyen sayfalarda bu ruhsuz adamı yargılamaktan vazgeçip onu kabullenecek ve onu kendi kalıbına sokmaya çalışan toplumu yadırgayacaksınız. Kitapta sizi derinden etkileyecek "Fakat herkes bilir ki hayat, yaşamak zahmetine değmeyen bir şeydir" cümlesi gibi yaşamı tekrar sorgulatacak onlarca cümleyle karşılaşacaksınız. Beni en çok hücresine gelen papazın onu Tanrı'ya yönelmesi için ikna etmeye çalıştığı sırada öfkesine hakim olamayarak verdiği şu cevap etkiledi;
"Avazım çıktığı kadar bağırmaya başladım, ona küfür ettim, dua filan etmemesini söyledim. Cüppesinin yakasını sımsıkı kavramıştım. Yüreğimin içinde ne varsa hepsini sevinç ve öfke patlamalarıyla karışık bir halde onun yüzüne haykırıyordum. Kendinden ne kadar emin görünüyordu değil mi?  Halbuki onun bu güvenli edalarının bir kadın saçı kadar bile değeri yoktu. Yaşadığına bile emin değildi, bir ölü gibi yaşıyordu çünkü. Bense ellerim boş gibi duruyordum ama kendimden de herşeyden de emindim, ondan daha emindim, hayatımdan da, gelmek üzere olan şu ölümden de emindim. Evet, bundan başka şeyim yoktu. Ama hiç değilse, bu gerçek beni nasıl kavramışsa bende onu öylece kavramış bulunuyordum. Önceden de haklıydım, şimdide haklıydım, hep haklı olacaktım"
YABANCI
Zülfü LİVANELİ
Can Yayınları
110 Sayfa
PUAN
★★★★★
Yorumlayan İsrafil BARAN

Yorum Gönder