İskender Pala Mevlânâ Kitap Yorumu

Mevlânâ, Yaydan fırlayan ok gibidir ağızdan çıkınca bir söz. Ve hiç geri dönmüş değildir atıldıktan sonra bir ok. Seli başından bağlar ileriyi gören kişi.Ve geçtiği yerleri harap eder baştan bağlanılmayan sel. Ne tükenmez hazinesin sen ey dil ve ne devasız bir dert!...
İskender Pala  Mevlânâ
İskender Pala bu kitabında Mevlana'yla dolu bir yolculuğa çıkarıyor bizi.Nasıl mı? Mevlana'nın hayatından başlayıp, Mesnevî ile devam eden,gazeller ve rubailerle son bulan bir aşk yolculuğu...Söz konusu Mevlânâ olunca ben pek araya girmek istemiyorum ve alıntılara yer vermek istiyorum buyrun ozaman küçük bir aşk yolculuğuna çıkalım...
Mesnevî
Lokman ile Efendisi
Ne vakit sofra hazırlansa,Lokman'ı çağırtırdı hemen efendisi.Önce Lokman elini uzattırdı yemeğe,sonra efendisi başlardı yemeye.
Lokman'ın yediği kaptan yemekti adeti,ve ayrı kaba israf derdi.Lokman'siz sofrada iştahı kapanır,onunla yemeyi dirlik bilirdi.
Bir karpuz hediye gelince efendiye,seslendi ve oğluna Lokman gelsin diye...
Sıcak mı sıcaktı gün.Gelince Lokman, bıçağı iştahla sapladı efendi karpuza...Ve bir dilim kesip koydu önüne...Sanki buz şerbeti sunuldu susuza...Ve başladı yemeye Lokman.
Bir dilim daha... Şeker gibi yiyordu,öyle tatlı,öyle neşeli...Ye diye diye,dilimlerin sayısı gelmişti on yediye...Efendisi aldı sonra bir dilim kesip yeniden,"tatlı galiba karpuz,hele bir bakayım"diye içinden.
Lokman'ı istekle yer görünce,gönlü doldu.Galiba iştah ve arzu ile karpuza mağlup oldu.
Yer yemez ağzını yakmıştı karpuz.Diline ve ağzına değmişti sanki acı bir tuz.
Sustu kaldı bir müddet,hiç konuşmadı."ey canımın canı"dedi, Lokman'a neden sonra...
Bu zehri nasıl yedin bitirdin;eziyeti lutfa nasıl karşı getirdin?
Nedir bunca sabırlılık,nedir bu sabır?Cana düşmanlık mı oldu şimdi tahammülde sınır?
Neden bildirmedin acılığını,bildirmedin kibarca neden? Maksadı sakladın hele neden?
Dedi ki Lokman "senin nimetinden çok faydalandım ben.Çok beslendi tenim ve canım nimetlerinden...
Sencileyin bir efendinin,ayıptır bir şeye acıdır demek ve nimetine yüz buruşturup ekşi surat göstermek...
Bedenimde bellidir hakkı nimetlerinin;saymakla biter mi nasibi her kemiğin,ya ki derinin...?
Katlanamayacaksa acısına senden bir acı lokman'ın;toprak serpilsin başına da ,canına da bu Lokman'ın.
Değil mi ki senin lütuf elindeydi bu karpuz...Bana şeker tadı gelir onun acılığından,gelmez tuz.
Çünkü sevgidir bal eden ağuyu.Ve sevgidir altın eden bakırı...
Ben nacizane şu şekilde yorumladım bu kıssayı;
Allah'ın bize vermiş olduğu bunca güzellikler karşında,en başta insan olarak yaratılmak, sağlığımız, görmek,duymak,nimetler,evlatlar....
Daha sayamadığımız binlercesi,bazen verdiği acılara ne kadarda sabırsız ve hoşnutsuzuz...
Rubailer
Aşk Ana
Ey aşk!..Nasıl bir şeysin ki sen,evrende her şey sensin,ve her şey senden...
Neşelerimiz de senden, hüzünlerimiz de; dağınıklığımız da senden,toplanmamız da...
Sen oturmadasın bir evde,ve herkes kapında beklemede sanki senin...
Sen bir annesin de,sanki bütün insanlar çocukların...
Ben Nefreti
Benden doğdu hep;benlikten doğdu...Bütün aptallıklar,bütün kötülükler benlikten doğdu...
Bir an olsun sevinmedi gönlüm hiç,bir an memnun kalmadı benden.
Ben adalet istiyorum ve benden çıkmada bütün haksızlıklar,benlikten çıkmada adaletsizlikler...
Bu yüzden ki hep bendendir benim bütün feryadım, bütün şikayetim hep bendendir...
Ve son bir not:
Çorak yere tohum atmaktır bir gafile öğüt vermek.
Yırtığı yama kabul etmez cahilliğin, bir de aptallığın... Hikmet tohumunu boşa serpme o hâlde!(Mevlânâ)
Ne söylesem,nasıl söylesem bu kitap için değil Mevlana'yı doğru anlatan tüm kitaplar için alın ve okuyun sonra mı? Okuduklarınızı hayata geçirip uygulayın,bakın nasıl güzel bir yaşam sizinle olacak.Keyifli okumalar.Kitapla kalın...
MEVLANA
İskender Pala
Kapı yayınları
120 Sayfa
Puan
★★★★
Yorumlayan Hanife ÇAVDAR

Yorum Gönder